Wednesday, July 30, 2014
SEO
Kelime açılımı yukarıdaki parantez içerisinde yazılı olandır.
Yani Türkçesi arama motoru optimizasyonu
Dilerseniz derlediğim SEO makalemizi okumakta fayda vardır.
Arama motoru optimizasyonu (Search Engine Optimization), arama motorlarının
web sayfalarını daha kolay bir şekilde taramasına olanak sağlayan teknik düzenlemelerdir.
İngilizce kısaca SEO (Search Engine Optimization) olarak ifade edilmektedir.
Bununla birlikte arama motorları, arama sonuçlarını listelerken algoritmik yani matematiksel bir yapı kullanmaktadır
Bu nedenle web geliştiricileri yazmış oldukları sayfaları bu ayrıntıya dikkat ederek oluşturmak durumundadır.
İnternetin ekonomik anlamdaki gücünün artması neticesinde hızla yaygınlaşmaya başlamıştır.
Seo İşlemleri, Web sitesine yapılacak işlemler, SEO mühendisleri veya SEO uzmanları tarafından iki yönlü olarak değerlendirilir.
Site İçi SEO (On Page SEO)
Site içi düzenlemeler arama motorlarının siteyi düzenli bir şekilde okumalarına ve anlamlandırmasına yardımcı olur.
Arama motorları herhangi bir siteyi içeriği ile değerlendirirken kullanıcı deneyimini
göz önünde bulundurur ve algoritmasını o deneyimlere paralel olarak oluşturur.
Zaten arama motorlarının en büyük amacı da kullanıcıların istediği sonuçları onlara sunmak.
W3C Geçerlemesi, robots.txt, uygun başlığın kullanılması, özgün içerik, site hızı gibi
metotlar site içi SEO işlemlerine örnek olarak gösterilebilir.
Site Dışı SEO (Off Page SEO)
Site dışı SEO yapmak için çok sayıda farklı teknikler vardır.
En popüler olanları ise sitenin kaliteli ve yüksek backlink sayısına sahip olmasıdır.
Ancak başta Google olmak üzere tüm arama motorları manipüle edilmiş backlinklere karşıdırlar.
Bunun nedeni backlinklerin arama motorları nezdinde bir referans olmasıdır.
Dolayısıyla arama motorları yapay bir referansı kabul etmeyecektir.
Bu bağlamda web sitesine gelen backlinklerin gerçek kullanıcılar tarafından gerçekten verilmesi gerekmektedir.
Bunun gerçekleştirilmesi de kaliteli ve insanlar tarafından gerçekten beğenilen
web sitesi yapmak ve bu web sitesinde ilgi çekici içerikler yayınlamaktır.
Bu sayede insanların sitenize backlink vermesini sağlayabilirsiniz.
Backlinkler dışında arama motorları kullanıcı deneyimlerini göz önünde bulundurarak
web dünyasındaki bir çok sinyalden yararlanır ve algoritmalarını bu sinyaller ile oluştururlar.
Sosyal medyadaki etkinlik, marka bilinirliliği gibi bir çok etken de arama motorlarının
dikkat ettiği alanlardır. Dolayısıyla bu alanlardaki etkinliğe de önem verilmelidir.
Tarihçe
Bu kavram ilk olarak 2006 yılında Rohit Bhargava tarafından ortaya atılmıştır.
2006 yılında yazdığı makalesinde Rohit,sosyal medya optimizasyonundan bahsetti ve 5 maddelik bir liste yayınladı.
Bu makale dijital pazarlamacılar tarafından fazlasıyla tartışıldı ve dikkat çekti.
Statik IP
W3C geçerlemesi
LSI tekniği ile eşdeğer içerikli kelimelerin içeriğe yansıtılması
Sayfalara uygun başlıklar seçilmesi (Title)
robots.txt dosyasının kullanımı
Meta etiketlerin kullanımı
İçeriğin özgün olması (başka sitelerden kopyalanmamış olması)
Site-içi dolaşımının düzenlenmesi
Sitenin içeriği ile alakalı başka sitelerden bağlantı toplanması
Sitenin seçilen anahtar kelimelerinin site içeriğindeki yoğunluğunun belirlenmesi
Arama motororu örümceklerinin siteyi daha hızlı taraması için site haritası oluşturmak
İlgili anahtar kelimeleri kalın veya italik gibi özellikler kullanarak önplana çıkarmak
Tablo düzeni ile tasarlanmamış, CSS tabanlı sitelerin oluşturulması
Bir sayfadaki link sayısının 100'ün altında tutulması
Sitedeki tüm metinlerin site geneli ile uyumlu olması
404 sayfalarının çalışan bir sayfaya yönlendirilmesi
Alan adı seçimi
Arama motoru optimizasyonu çalışmanızda domaininiz oldukça büyük etkisi vardır. Bunlar;
Alan adının uzun süreden beri kaydedilmiş olması
Alan adının ilgili anahtar kelimeleri içermesi
Alan adının üçten fazla ayıraç(-) içermemesi gerekir.
Bu tip durumları Google ve benzeri arama motorları, siteyi zararlı olarak işaretleyebilirler.
Terimler
SEO: Arama Motoru Optimizasyonu
Onpage: Sitenin ilk sayfası üzerinde yapılan anahtar kelime odaklı iyileştirmeler için kullanılır.
Pagerank (PR): Google’ın sayfalara verdiği sayısal değer. / Yeşil çubuktaki sayı.
Pagerank Güncellemesi: Google’ın sayfa değerlerini yaklaşık 3 ayda bir yenilemesi
Yeşil çubuktaki sayının belirli aralıklarla güncellenmesi.
Backlink: Başka sitelerden, size verilen bağlantı, köprü, link. / Pagerank’ın temel taşı.
Trustrank: Sitenin arama motorları üzerindeki güvenilirliğine verilen puan.
Outlink: Sizin başka sayfalara verdiğiniz bağlantı, köprü, link.
Link Değişimi: Karşılıklı link alışverişi / linkleme.
Google Dance: Google mühendislerinin yaptığı algoritmalar üzerindeki güncellemelerden dolayı
sıralamalarda meydana gelen dalgalanmalara denir.
Metatag: Web sayfasını google’a tanıtırken kullanılan kodlar.
Sandbox: Google, optimizasyon uygulamalarında illegal yolları seçenleri cezalandırır. Bu sandbox’tur.
Filtre: Google'ın sandbox ya da ban cezalarından önce verdiği ufak sıralama kayıplarının oluştuğu ceza türüne filtre denir.
SEF: Açılımı search engine friendly şeklindedir. Sayfa linkini anahtar kelimelerden oluşturmayı amaçlar.
Google Panda: Google, bu uygulaması ile internet sitelerini belirli kriterlere göre sınıflandırır.
Bu sınıflandırma neticesinde çıkan sonuçlara göre de sitelere arama sonuçlarında yer verir.
Search Engine Hidden: Bu terim gizli arama motoru optimizasyon manasına geliyor.
Adsense: Google’ın webmaster’lara sunduğu bir reklam sistemidir.
Sayfa içeriğine göre reklam konulur, tıklanma oranı arttığı için tercih edilir.
Adwords: Google Adsense’in reklam verenlere yönelik bölümüdür. Ücret karşılığı reklamınızı adsense kullanıcısı sitelerinde yayımlatabilirsiniz.
Spam: Arama sonuçlarında yükselme elde etmek için içeriklerin ve anahtar kelimelerin yüksek sayıda yinelenmesidir.
Link Tarlası: Link değişimlerinin abartılması sonucu yüzlerce linkin yer aldığı sayfa / site.
Fake PR: Pagerank değerinin sahte olması. Örneğin gerçek pagerank değeri 2 olan bir sitenin, pagerank değeri 6 olan sitenin pagerank değerini kendine kopyalaması.
SMO: Sosyal Medya Optimizasyonu
Referans Link: Başkalarının sizin linklerinizi diğer kaynaklarda referans olarak göstermesidir.
Orantılı Backlink: Siteye oluşturulan bağlantıların, orantılı bir şekilde alt sayfalara da oluşturulmasına denir.
Kaynak:
http://tr.wikipedia.org/wiki/Arama_motoru_optimizasyonu
Saturday, July 26, 2014
Bilgisayar
İlk bilgisayarlar |
İlk bilgisayar |
BİLGİSAYAR
Bir çok insanın sıkça kullandığı ve hayatının adeta vazgeçilmez bir parçası haline gelen bilgisayar hakkında derlediğim bilgileri sizlere sunmak istedim. Dilerseniz bilgisayar makalemizi okuyalım.
Bilgisayar Alm. Computer (m). Fr. Ordinateur (m). İng. Computer. çok sayıda aritmetiksel veya
mantıksal işlemlerden oluşan bir işi, önceden verilmiş bir
programa göre yapıp sonuçlandıran elektronik araç,
elektronik beyin. Kullanıcıdan aldığı
verilerle mantıksal ve aritmetiksel işlemleri yapan; yaptığı işlemlerin sonucunu saklayabilen; sakladığı bilgilere istenildiğinde ulaşılabilen elektronik bir makinedir. Halledilmesi gereken konu ile ilgili bilgi ve onun nasıl işlem göreceği bilgisayara iletildiğinde, bir çok insanın senelerce çalışması ile bitiremeyecekleri işi bir kaç saniyede yapar.
Günümüzde bu aracın daha çok
yarı-iletken
teknolojisiyle üretilmiş şekli yaygın olduğundan elektronik beyin olarak da bilinir. Ancak tarihsel açıdan ilk bilgisayarlar
mekanik olmuştur. (Örneğin
Charles Babbage'ın diferansiyel makinesi).
Ülkemizde daha önceleri "Komputer" ya da "
Elektronik Beyin" olarak adlandırılan Bilgisayar'ı bu şekilde ilk kez
Aydın Köksal adlandırmıştır. 1969 yılında
Hacettepe Üniversitesi'nde çalışmakta olan Aydın Köksal, gereksinim duydukları bilgisayarı kiralamak için gazeteye verilen bir ilanda bu sözcüğü kullanmıştır.
Bilgisayarlar çok farklı biçimlerde karşımıza çıkabilirler. 20. yüzyılın ortalarındaki ilk bilgisayarlar büyük bir oda büyüklüğünde olup, günümüz bilgisayarlarından yüzlerce kat daha fazla güç tüketiyorlardı. 21. yüzyılın başına varıldığında ise bilgisayarlar bir kol saatine sığacak ve küçük bir pil ile çalışacak duruma geldiler. Toplumumuz kişisel bilgisayarı ve onun taşınabilir eşdeğeri, dizüstü bilgisayarını, bilgi çağının simgeleri olarak tanıdılar ve bilgisayar kavramıyla özdeşleştirdiler. Günümüzde çok yaygın kullanılmaktadırlar.
İstenilen zamanda çalıştırabilmeleri bilgisayarları çok yönlü kılıp hesap makinelerinden ayıran ana özellikleridir. Church-Turing tezi bu çok yönlülüğün matematiksel ifadesidir ve herhangi bir bilgisayarın bir diğer bilgisayarın görevlerini yerine getirebileceğinin altını çizer. Dolayısıyla, karmaşıklıkları ne düzeyde olursa olsun, cep bilgisayarından süper bilgisayarlara kadar, bellek ve zaman kısıtı olmadığı takdirde hepsi aynı görevleri yerine getirebilirler.
Bilgisayarı, insanın üzerinde bir zekaya sahipmiş gibi düşünmemek gerekir. Bilakis, bilgisayar bizzat insan zekasının bir ürünüdür. Geliştirilmesi olduğu kadar, yerinde ve gerektiği şekilde kullanılması için de insana muhtaç bir alettir. Tabiri caizse, insana olan üstünlüğü; aynı işlemleri bıkmadan, dikkati dağılmadan, hassas olarak defalarca ve hızlıca yapabilmesindedir. Bilgisayarın doğru çalışabilmesi; ancak ne yapacağının ve nasıl yapacağının kendisine yanlış yorumlanması imkansız emirlerle bildirilmesiyle mümkündür.
Tarihçesi
Modern bilgisayarların atası sayılabilecek ilk genel amaçlı kendi kendine hesaplama yapabilen araç Charles Babbage tarafından geliştirilen Analitik Makinedir. Bu makine delikli kartlara yazılmış komutları işleyebiliyordu.
Bilgisayar denildiğinde ilk akla gelen,
kişisel bilgisayarlar ise ilk defa
1981 yılında
IBM tarafından geliştirildi ve bir anda endüstriyel standart haline geldi. IBM
PC'ler
Intel
işlemciliydi ve
Microsoft DOS ile birlikte geliyordu.
Çalışma sistemi
Bilgisayarların kısımları: Mikro bilgisayarlar ilk bakışta bir daktilo tuşları ve bir televizyon ekranı olan basit bir alettir. Bu alete çeşitli yardımcı cihazlar bağlanabilir. Mikro bilgisayarlara disk hafıza, yazıcı, grafik çizici gibi daha birçok aletler bağlanabilir. Bütün bunlar bilgisayarın sert kısımlarını (
donanım) teşkil eder.
Programlar: Bilgisayara hayat verebilmek için ona tam bilgi aktarmak gerekir. Belli bir işin yapılmasını tarif eden her ifadeye program denir. Bütün programların toplamına da bilgisayarın yumuşak kısımları (
yazılım) denir.
Bilgisayar mantığı: Bilgisayarın nasıl çalıştığını öğrenmek için onun bilgileri nasıl kullandığını anlamak gerekir. Harfler ve rakamlar bilgisayarda kodlar şeklinde ifade edildikten sonra kullanılır. Bilgisayarlarda kodlar elektrik olarak voltajın olup olmaması ile ifade edilir.
Voltaj var, lamba yanıyorsa 1; voltaj yok, lamba yanmıyorsa 0 kodlarını alır. İki durumlu olan bu kodlamaya "ikilik sistem" denir. Bilgisayara tuşlardan verilen her bilgi 1 ve 0 kodlarına çevrilir.
:Her 0 ve 1, bit olarak; sekiz bitlik grup ise, byte olarak tarif edilir. Bilgisayar, işlemlerini ikilik
sayı sistemi ile yapar. İşlemler çok sade ve basit olmakla beraber çok hızlıdır.
Mantık: Bilgisayarlar sadece sayıları saymakla kalmayıp karar da verebilirler. Bu kararlar,
Boolean cebiri denilen mantık kaidelerine göredir. Çeşitli şartlara göre bilgisayar EVET, HAYIR, VE, VEYA, DEĞİL gibi kararlar alabilir. Mesela; evi taşımak için bir kamyon VE bir şoföre ihtiyaç vardır. Bu kamyon bir dar köprüden geçmek zorundaysa kamyon geniş VEYA yüksekse köprüye çarpar. Taşınacak ev boş DEĞİL ise taşıma işlemi gecikecektir. Burada VE, VEYA, DEĞİL kararları verilmiştir.
Bilgisayarların çalışması: Bilgisayarlar dört ana kısımdan meydana gelmiştir: Hafıza, giriş, çıkış ve merkezi işlem birimi.
CPU işlemleri sırası ile yapar, toplar, çıkarır, mukayese eder.
Toplama, çıkarma gibi işlemleri yaptıran programlar önceden CPU’ya öğretilmiştir. Bilgisayara girişten iki sayı yazmak yeterli olmaktadır. CPU’nun saat, program sayıcı, bilgi tarif edici aritmetik ve mantık kısmı gibi bölümleri vardır.
CPU: Bilgisayarın kalbidir. İcra edilecek komutlar sıra ile CPU’ya getirilir. Komutun muhtevası ve bilgisayarın o anki durumu göz önüne alınarak, komut icra edilir. Her türlü aritmetik ve mantıki işlemler CPU’nun bir parçası olan
ALU’da yapılır. İşlemlerin sonucu
akümülatör denen özel hafıza hücresine geçici olarak alınır, gitmesi gereken yere buradan ulaştırılır. Program sayıcı, sıradaki komutun hafızadaki yerini tutar. Saat ise, CPUnun elektronik çalışması için gereken titreşimleri sağlar. Bu titreşimlerin sıklığı bilgisayarın hızını belirleyen temel unsurdur.
Ana hafıza: Çok sayıda hafıza hücresinden müteşekkildir. Her hücrenin bir “adres”i vardır. Burada, bilgi, elektriki olarak saklanır. Elektrik kesildiğinde ana hafızanın muhtevası kaybolur.
Yardımcı hafıza: Bilginin ana hafızaya nispeten daha uzun müddet saklanması düşünülerek depolandığı birimlerdir. Umumiyetle manyetik mekanizmalara dayanırlar. Ana hafızadan maliyet olarak ucuz, hız olarak yavaştırlar. Esnek ve sabit diskler, manyetik şeritler en yaygın yardımcı hafıza çeşitleridir.
Giriş cihazları: İnsana hitabeden giriş cihazlarının en yaygını klavyedir. Bilgisayara aktarılması gereken bilgi, buradan harf, rakam ve özel işaretlere karşılık gelen tuşlar vasıtasıyla girilebilir. Görünüşü dolayısıyla “fare” tabir olunan giriş cihazı da oldukça yaygın olarak kullanılır. Diğer giriş cihazları arasında, ışık kalemleri, tabletler ses çözücüler vs. sayılabilir.
Bilgisayar çıkış cihazları: Çıkış cihazları giriş cihazları gibi yine insana hitab eder. Bilgisayar lisanı çıkışta tekrar değişir. Mikro bilgisayarlarda çıkış olarak normal televizyon ekranı kullanılır. Daha hassas görüntü için özel ekranlar yapılır. Bunlara kısaca VDU denir. Çıkışlar kayıt olarak alınmak istenirse yazıcılar kullanılır. Yazıcılardan en çok kullanılanı noktalı yazıcıdır. Muhtelif ince teller kağıt üzerine mürekkeple noktalar halinde harf veya sayıyı yazar. Elektrik kıvılcımlı yazıcılar kağıdı nokta nokta yakarak yazarlar. Çok sessiz çalışırlar. Döner tekerlekli yazıcılar daha değişiktir. Tekerlek üzerinde harf, sayı ve noktalamalar mevcuttur. Basılacak olan karakter döner tekerlekte çekiç hizasına gelince çekiç tekere vurarak kağıda iz yaptırır. Diğer yazıcılara nazaran yavaştır.
Bilgisayar programlanması: Bilgisayar yalnız 0 ve 1’lerden meydana gelen makina lisanı kullanır. Bu lisan insan programcılarına zor gelir. Bu bakımdan özel bilgisayar lisanları geliştirilmiştir. Almanca, İngilizce lisanından daha basit olan bu lisanlara örnek olarak Basic, Pascal, APL, Cobol ve Fortran gösterilebilir. Programcı bu lisanlardan biri ile programı bilgisayara yazdırır yazdırmaz bilgisayar kendisi derleyici vasıtasıyla bu programı makina lisanına çevirir.
Bilgisayarın kullanıldığı alanlar: Bilgisayarlar beş ana alanda kullanılırlar: Bilgi işlem olarak toplanan bilgilerin değerlendirilmesi ve karara varılmasında. Hesap edici olarak problem çözümünde. Baskı işlem olarak, bilhassa gazete ve dergi gibi sür'atle basılması gereken basın işlerinde, hafıza olarak bilgi saklamakta. Kontrol olarak da diğer cihazların çalıştırılıp durdurulması, idare edilmesi gibi işlerde kullanılır.
Günümüzde bilgisayar (computer) konusunda pekçok İngilizce terim, Türkçe karşılığı olmaksızın kullanılmaktadır. Aşağıda çok yaygın olanları verilmiştir.
Access: Bir bilgiye ulaşılabilmesi veya bilgisayar veya programın kullanılabilmesi.
Address: Bilgisayarın hafızasındaki bilgi parçasının yerinin tarifi.
Assembly Language: Makinanın kullanımına dönük programlama dili. Her CPU’nun kendine has makina dili vardır.
Basıc (Beginner’s All-purpose Symbolic Instruction Code): Küçük ve kişisel bilgisayarlarda yaygın olarak kullanılan programlama dili.
Binary: 0 ve 1 rakamlarının kullanıldığı ikilik sistem.
Buffer: Bilginin geçici olarak yerleştirildiği yer.
Bug: Programda veya birimlerin elektrik sistemlerinde meydana gelen hata. Debugging ise bu hatanın düzeltilmesi.
Byte: İkilik sistemde sekizlik bir sıra. Her bir byte bir harf, rakam veya sembole karşı gelir. Bilgisayarların kapasiteleri genellikle byte ile ölçülmektedir.
Compiler: Yazılan programlama dillerindeki işlemi, makina diline dönüştüren program.
CPU (Central Processing Unit): Kullanan tarafından sisteme verilen komutları işleyen birim.
Chip: Kodlanmış sinyal ihtiva eden entegre devreye verilen isim.
Cursor: Ekranda üzerinde çalışılan yeri gösteren işaret.
Database: Büyük miktarda ve düzenli bir şekilde yerleştirilmiş bilgiler topluluğu.
Density: Bir diskin bir yüzünün bir kısmına yerleştirilebilecek bilgi miktarı.
Disk: Bilginin yerleştirildiği dönen plak.
Disk Drive: Diske bilgiyi yerleştiren ve buradan bilgiyi geri okuyabilen düzen.
DOS (Disk Operating System): Disk ve onunla ilgili işlemleri yapabilmek için kullanılan programlar topluluğu.
Error message: Kullananın yanlış yaptığını haber veren bilgi.
File: Belirli bir isime sahip bilgiler topluluğu.
Floppy disk: Bilgileri depolamak için kullanılan ucuz küçük disk.
Format: Bilginin depo edilme düzeni.
Graphics: Bilgisayar programlarındaki resim ve şekiller.
Hardware: Bilgisayarın fiziki kısımlarının bütünü.
Hexadecimal: l6’lık sayı sistemi. Malumat dili programları genellikle bu dille yazılır.
Interface: Bir sistemin başka bir sisteme bağlanması.
Menü: Ekranda kullanıcının seçimine hazır seçenekler.
Memory: Hafıza.
Modem: Telefon veya doğrudan hat kullanılarak bilginin bir sistemden diğer sisteme geçişini sağlayan birim.
Monitör: Bilgisayardan gelen bilgilerin gözüktüğü ekran.
Printer: Sonuçları kağıda basılı veren birim.
Program: Bilgisayara belirli bir işlemi yapması için verilen kodlu emirler.
RAM (Random Access Memory): İhtiva ettiği (içine aldığı) konuları, kullanıcı tarafından değiştirilebilen hafıza bölümü.
ROM (Read Only Memory): İçine aldığı konuların kullanıcı tarafından değiştirilemeyen hafıza bölümü.
Software: Programlar, emirler, işlemler olarak tarif edilebilecek bilgisayarın fiziki kısmının dışındaki kısım.
Terminal: Ana bilgisayardan ayrı bulunan ama ona erişebilen çalışma birimi.
User Friendliness: Bilgisayarın kolay kullanılabilme özelliği.
Word Processor: Elektronik yazma, işleme ve düzeltme işlerinde kullanılan metin işleme program veya sistem.
Kaynak: http://www.turkcebilgi.com/ansiklopedi/bilgisayar
Wednesday, July 23, 2014
2014 GOOGLE PAGERANK GÜNCELLEMELERİ
Merakla beklediğimiz Google pagerank güncellemeleri ne zaman olacağına dair kesin bir şey söylemek çok zor.
Bilindiği gibi Google pagerank güncellemeleri genellikle üç aylık zaman dilimlerinde yapılmaktadır. Google'ın spam siteler gibi çeşitli unsurlarla mücadele etmesi bu zaman dilimini biraz daha geciktirebilir.
Pagerank nedir? dediğinizi duyar gibiyim. Pagerank web sitelerinin birbirleriyle link ilişkisinden oluşan puanlama sistemidir. Pagerankınızın artmasındaki etken, almış olduğunuz backlink sayısıdır. Aldığınız backlinkler çok olması önemli değildir. Önemli olan bu backlinklerin pagerank değerleridir. Bu değerler aynı zamanda sizin pagerank değerinize yansıyacaktır.
Friday, July 18, 2014
Türkiye’de SEO Onlardan Öğrenilir
Blog yazmaya başlayan hemen herkes bir şekilde SEO kavramı ile tanışır ve öğrenmenin yollarını arar. Fakat her konuda olduğu gibi SEO yani arama motoru optimizasyonu konusunda da afaki ve kulaktan dolma bilgiler ortalıkta dolaşıyor.
“SEO’yu nereden ve nasıl öğrenebilirim?” diye soranlara genellikle ingilizce kaynaklar söylüyorum fakat ingilizcesi olmayan ya da yetersiz olan arkadaşlar mecburen Türkçe kaynaklara yöneliyor.
Türkiye’de SEO konusunda bilgi kirliliği fazla olduğu için bu işin detayına inmek, en doğru bilgileri edinmek isteyenlere güvenilir birkaç Türkçe kaynak önereceğim.
Aşağıda SEO ile profesyonel olarak uğraşan, bizzat benim de takip ettiğim arkadaşları ve onlara ulaşabileceğiniz linkleri paylaştım. Ben SEO öğrenmek istiyorum, SEO ile ilgili gelişmeleri takip etmek istiyorum diyenler bu arkadaşları takip edebilirler.
Aykut Aslantaş
2010 yılından bu yana tüm dünyada 104 şehirde bulunan Google Developer Group‘un Ankara kolunda Search Engine Marketing birim sorumluluğu ve aynı zamanda SEOZEO firmasında Head Of Sales görevini yapmaktadır. Şu anda 2. baskısı yayında olan “SEO&SEM – Küçük Katkılarla Büyük Başarılara” kitabının da yazarıdır. 2010 yılından beri Türkiye’nin bir çok üniversitesinde SEO & SEM seminerlerini düzenlemiş olup Türkiye’nin önde gelen firmalarına da kurumsal özel eğitimler düzenlemekte ve pazarlama danışmanlıklarını yapmaktadır. 2010-2011 yıllarında 2 yıl üst üste Mini MBA programını başarılı bir şekilde bitirmiş olup aynı zamanda Kalite Yöneticiliği ve İç Denetçilik uzmanlıklarına da sahiptir.
Blog yazıları: Kişisel blog – Turkcell blog – SEOZEO blog
Sosyal medya hesapları: Facebook – Twitter – Google+ – LinkedIn
Yiğit Konur
Türkiye’nin ilk arama motoru optimizasyonu blogu olan SEOTeknikleri.com’u 2006 yılında yayımladı. Bu alanda yayımladığı 50’yi aşkın makale pek çok internet sitesinde yer aldı. SEOTeknikleri.com’un Google’da SEO kelimesi ile yapılan aramalarda diğer blog ve kurumsal şirketlerin dahil olduğu 1 milyar arama sonucu arasında birinci sırada yer alması ile geniş bir kitleye hitap etmeye başladı.
6 seneyi aşkın bir süredir bu alanda danışmanlık ve eğitmenlik hizmeti sağlayan Yiğit Konur, eğitimini Bilkent Üniversitesi’nde sürdürüyor. İnternet pazarlama alanında yetkin personellerin de katılımı ile yaratılan SEOZEO markası altında arama motoru optimizasyonu ve dış-kaynaklar ile proje yönetimi konusunda kurumsal danışmanlık hizmetleri sağlıyor.
Blog yazıları: Kişisel blog - SEOZEO blog
Sosyal medya hesapları: Facebook – Twitter - Google+ – LinkedIn
İlyas Teker
40 ülkede 50'den fazla ofisiyle Dünya'nın ilk search ajansı olan iProspect Türkiye'de SEO Manager olarak çalışan İlyas, aylık 40 milyon tekil ziyaretçi sayısı ile 45'ten fazla farklı servisi bünyesinde barındıran Türkiye’nin lider internet portalı Mynet'te SEO çalışmalarını koordine etti. Siberalem.com, idefix.com gibi büyük siteleri bünyesinde barındıran EBI grubu'nda SEO, SEM çalışmalarını yürüttü.
Online pazarlama ile ilgili verdiği eğitim ve seminerlerin yanı sıra, sektörün yakından takip ettiği bir çok sitede online pazarlama ile ilgili makaleler yazıyor ve birçok kuruma online pazarlama ile ilgili danışmanlık veriyor.
Blog yazıları: Kişisel blog – comTalks blog – Webrazzi blog
Sosyal medya hesapları: Facebook – Twitter – Google+ – LinkedIn
Behlül Göktepe
40 ülkede 50‘den fazla ofisiyle Dünya’nın ilk search ajansı olan iProspect Türkiye‘de SEO Executive görevindedir. Türkiye'nin önde gelen firmalarına kurumsal düzeyde SEO hizmeti vermekte ve dijital pazarlama konusunda uzmandır.
Blog yazıları: Kişisel blog
Sosyal medya hesapları: Facebook – Twitter – Google+ – LinkedIn
Serbay Arda Ayzit
Eskişehir’de işletme eğitimi aldıktan sonra Galatasaray Üniversitesi’nde Pazarlama İletişimi Yönetimi alanında yüksek lisans yaptı. İş hayatına e-ticaret alanında başlayan Serbay, 2 sene marka tarafında Online Pazarlama tarafında çalıştıktan sonra ajans tarafına geçiş yaptı. 2 seneyi aşkın süredir Türkiye’nin en büyük Arama Motoru Pazarlaması ajanslarından biri olan SEM’de SEO Direktörü olarak kendi alanında lider internet sitelerine danışmanlık veriyor. Serbay Arda Ayzit ayrıca Google AdWords,Google Analytics sertifikasına sahip olup Google AdWords Türkiye Resmi Forumunda en üst düzey kullanıcı olarak Adwords kullanıcılarına yardımcı olmaktadır.
Blog yazıları: Kişisel blog
Sosyal medya hesapları: Facebook – Twitter – Google+ – LinkedIn
Kübra Yılmaz
Henüz Bilkent İşletme öğrencisiyken başladığı SEOZEO'da Site Dışı SEO alanında kendini geliştirdi ve görevine Site-Dışı SEO departmanı müdürü olarak devam etti. Mezuniyetinin ardından görevine tam zamanlı Proje Yöneticisi olarak devam ediyor. Site Dışı SEO ve inbound marketing özellikle araştırdığı alanlar arasında. İleri seviye link analizleri, algoritma güncellemeleri ve gelişen trend olan inbound marketing stratejileri ile yakından ilgileniyor.
Blog yazıları: SEOZEO blog
Sosyal medya hesapları: Facebook – Twitter – Google+ – LinkedIn
Uğur Eskici
2005 yılından bu yana internet dünyasında yer alan Uğur Eskici’nin SEO geliştirmeleri için şirket içerisinde farklı takımlara öncülük etme, ileri seviye SEO e-ticaret ve strateji danışmanlığı, yazılım ve iş geliştirme yaşam döngüsünü birleştirme ve SEO performansı ile ilgili AR-GE güçlü olduğu yanlarıdır. Ayrıca diğer ilgi alanları içerisinde Performance Engineering, Sematic Cooding, Web Analytics, User Experience, Usability & Accessibility, SEM, Competitor Analysis ve Project Management yer almaktadır. GittiGidiyor & eBay şirketi bünyesinde SEO Uzmanı olarak çalışan Uğur Eskici, bugün n11.com’da SEO Supervisor olarak çalışma ve faaliyetlerine devam etmektedir.
Blog yazıları: Kişisel blog - GittiGidiyor blog
Sosyal medya hesapları: Facebook – Twitter – Google+ – LinkedIn
Mehmet Aktuğ
5 yılı aşkın bir süredir web dünyasında bulunan Mehmet Aktuğ, SEOZEO'da müşteri operasyonlarının yanında, genel müdür yardımcısı olarak görevine devam ediyor. SEO alandaki araştırmaları yakından takip ediyor ve blogda paylaşıyor.
Blog yazıları: Kişisel blog - Turkcell blog – SEOZEO blog
Sosyal medya hesapları: Facebook – Twitter – Google+ – LinkedIn
Tuesday, July 8, 2014
Hotmail Parola Sıfırlama
Hotmail, kullanıcılarının çokça tercih ettikleri e-mail hesaplarından biridir.
Birçok kişi mail adresini hotmail uzantılı olarak almıştır haliyle. Bu durum o zamanlar hotmailin popüler olması ve diğer eposta adreslerinin olmamasından kaynaklanıyor olabilir.
Hotmail kullanımın artması massenger olayına bağlayabiliriz biraz da.
Hotmail şifremizi unuttuğumuzda ne yapabiliriz? Kısaca bu sorunun cevabını çözmeye çelışacam arkadaşlar. Bir çok kullanıcı hotmail oturum aç gelen kutusu açılmıyor, hotmail şifremi unuttum gibi sorunlarla karşılaşabilmektedir.
Hotmail giriş ekranının altında yazan “hesabınıza erişemiyor musunuz?” linkine tıklayın. Sonrasında Microsoft hesabı hotmail parola sıfırlama ekranı açılacaktır. Bu ekrandaki “parolamı unuttum” kutusunu işaretleyerek “parolamı sıfırla”yı tıklayın. Bu şekilde hotmailde kayıtlı olan başka bir mail adresinize yeni şifreniz gelecektir.
Hotmail'de kayıt olurken belirttiğiniz e-posta adreslerini kullanmıyorsanız, açılan ekrandan e-posta yenileme bağlantısı göndermesini isteyebilirsiniz. Bir anket doldurarak çok kısa bir süre içerisinde bağlantı adresi gelecektir. Ya da Hotmail.com adresindeki hotmail şifremi unuttum bölmesine tıklayarak görsele gelen karakterleri girin. Konum bilgileriniz ve gizli sorunuzun cevabı ile şifre sıfırlama bağlantınız ikinci e-posta adresinize gelecektir.
Monday, July 7, 2014
Twitter Limitleri
Twitter limitleri, Twitter takip etme limiti, Twitter takipçi
Friday, July 4, 2014
Girne Amerikan Üniversitesi ile Kıbrıs’ı Kazan, Kıbrıs ve İngiltere’de oku!
Girne Amerikan Üniversitesi, "Kıbrıs’ı Kazan, Kıbrıs ve İngiltere’de Oku" sloganı ile bütünleşen ve yurtdışı kampüsleriyle de öğrencilerine üç farklı kıtada eğitim fırsatı sunan öncü bir üniversite.
Eğitimde mobiliteye verdiği önem ve uluslararasılaşma sürecinin bir göstergesi olarak Girne Amerikan Üniversitesi; İngiltere, ABD ve Hong Kong’dan sonra küresel kampüslerine bir yenisini ekleyerek Türkiye’de İstanbul yerleşkesini hizmete açmıştır. Bu süreçte Girne Amerikan Üniversitesi, öğrencilerine 3 farklı kıtada eğitim imkânı sunmakta ve "Üç Kıta Tek Üniversite" sloganı ile de bir dünya üniversitesi olma noktasında bir hareketlilik içerisinde olduğunu kanıtlamaktadır.
Kazandıkları ÖSYM bursları ile GAÜ’ye yerleşen öğrenciler, Girne Amerikan Üniversitesi’nin yurtdışı yerleşkelerinde aynı burslarla ve ek ücret ödemeden programlarıyla uyumlu dersler yada ELA’da (English Language Academy) İngilizce dil eğitimi alıyor; geri döndüklerinde ise yurtdışında aldıkları dersleri GAÜ programlarındaki ders yükümlülükleri yerine saydırarak eğitimlerine devam edebiliyorlar.
Eğitimde 30 Yıl...
Geçtiğimiz günlerde görkemli bir törenle 30. Onur Yılı’nı kutlayan Girne Amerikan Üniversitesi için bu sene oldukça özel bir yıl. GAÜ, 2014-2015 Akademik Yılında tam 2260 yeni öğrencisine 7 yıl boyunca kesintisiz ÖSYM Bursu verecek.
GAÜ sosyal ağlarda da çok aktif; bu sene tercih dönemi boyunca facebook.com/girneamerican üzerinden tüm kampüsler ve öğrenci hayatı ile ilgili herşeyi paylaşıyorlar ve tüm sorulara resmi sayfa üzerinden cevap veriyorlar. Twitter takipcilerini de unutmamışlar @girneamerican üzerinden en güncel paylaşımları takip edebilirsiniz.
GAÜ, şu anda küresel dünyanın yükselen meslekleri Denizcilik, Havacılık, Sahne Sanatları, Hukuk, İleri Mühendislik Disiplinleri, Güzel Sanatlar, Mimarlık, İç Mimarlık, Uluslararası İşletme, Uluslararası İlişkiler, Psikoloji, Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik, Türkçe Hukuk, Çin Dili ve Edebiyatı, Gastronomi ve Mutfak Sanatları, Sınıf Öğretmenliği, Sağlık Yönetimi, Ergoterapi, Enerji Sistemleri Mühendisliği, Ebelik, İnşaat Mühendisliği ve Sivil Havacılık Ulaştırma İşletmeciliği, Pilotaj gibi programları barındıran; 9 Fakülte, 6 Yüksekokul, 2 Enstitü ve 2 Meslek Yüksekokulu’nda olmak üzere , 69 Lisans 21 Önlisans 48 Yükseklisans ve 17 Doktora programı sunmakta.
GAÜ’den saygın dünya üniversiteleri ile akademik işbirliği ve değişim programları fırsatı!
Girne Amerikan Üniversitesi, kampüsleri ve 200’ü aşkın dünya üniversitesiyle sürdürdüğü öğrenci değişim programları kapsamında, öğrencilerine yaşam boyu hatırlayacakları deneyimlerin kapılarını açmakta.
Uluslararası Denklik ve Tanınma
Girne Amerikan Üniversitesi sağladığı eğitimin kalitesini sürekli olarak geliştirmek için akreditasyonlarını ve üyeliklerini yenilemektedir. GAÜ yerel olarak Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Yükseköğretim Planlama, Denetleme, Akreditasyon ve Koordınasyon Kurulu YÖDAK ve Türkiye Yüksek Öğretim Kurulu (YÖK) tarafından tanınmaktadır. Ayrıca dünyanın bir çok saygın denklik kurullarından akredite olan GAÜ’nün bir çok uluslararası üyeliği de bulunmaktadır.
Girne Amerikan Üniversitesi Eduniversal’ın En İyi Üniversiteler sıralamasında yer almaktadır. Avrupa Birliği Yükseköğretim Sistemi içerisinde üniversite eğitimini denetleyen uluslararası eğitim kuruluşu Eduniversal, 153 ülkeden 12 bin yükseklisans programının incelenmesi ve 100 bin öğrenci ile yaptığı “En İyi Yükseklisans Eğitimi Veren Üniversiteler” araştırmasının sonuç raporuna göre GAÜ "En İyi Yükseklisans Eğitimi Veren İlk 100 Üniversite" arasında gösterilmektedir.
GAÜ, YÖK onaylı programlarıyla geleceğin pilotlarını yetiştiriyor
4 yıllık Pilotaj eğitimi alan öğrenciler, GAÜ İstanbul Yerleşkesi Uluslararası Havacılık Akademisi’nde similatör ve uçuş derslerini tamamlayarak Pilot olma hakkını kazanıyorlar. GAÜ’nün, uluslararası standartlarda verdiği eğitimle yetiştirdiği öğrenciler, önümüzdeki 20 yılın en gözde mesleklerinden biri olan havacılık sektöründe kolaylıkla iş bulabilecekler.
Kıbrıs, dünyanın en güzel adalarından biri!
Kıbrıs Dünya’nın en güzel adalarındandır ve iklimi sayesinde bir tatil ülkesinde eğitim alma şansınız var, üniversite kampüsü plajlara çok yakın mesafede bulunmakta ve kampüse çok renkli bir yaşam hakim. GAÜ, adanın en turistik sahil kenti olan Girne’de kendisine özel plaj ve uygulamalı 5 yıldızlı oteli ile öğrencilerine eşi benzeri olmayan bir eğitim fırsatı sunmaktadır.
Peki kampüste hayat mı nasıl? Tanıtım filmleri için youtube.com/girneamerican ve vimeo.com/girneamerican
Bir boomads advertorial içeriğidir.
Wednesday, July 2, 2014
Blogundan Gelir Elde Edemeyenlerin Güzin Ablası
Bu yazı Hızlı Adam’ın sahibi Bünyamin Kapıcıoğlu tarafından Blog Hocam için yazılmıştır.
Merhaba Blog Hocam ziyaretçisi. Ben de senin gibi misafirim bu blogda. Sen nasıl keşfettiysen bu bloğu ben de aynı şekilde keşfettim: organik aramalarda karşıma çıktı. Yazarkafe'nin vitrininde ve zaman zaman popüler bloglar listesinde gördüm. Oklar hep Blog Hocam'ı gösteriyordu ve bir makale yazmak istedim. Sana bana ve diğer tüm blogculara fayda sağlamayı amaçlıyorum.
Oklar senin bloğunu göster miyor mu? Ziyaretçi sayın az mı? Güzel yazılar paylaştığına inanıyorsun fakat takipçi sayın tatmin etmiyor mu? Tüm bu olumsuzluklar hedeflediğin geliri elde etmeni engelliyor mu? Öyleyse nedenlerini hiç düşündün mü?
Ben çok düşündüm ve adını Hızlı Adam koyduğum bloğumdan tatmin edici gelir sağlamaya başladım. Şimdiyse sırlarımı senle paylaşıyorum:
Neye İhtiyacın Yok?
Neye İhtiyacın Var?
Çalışmaya. Evet bukadar kısa ve öz. Çalışmaya ihtiyacın var. Tamam tamam konuyu bukadar üstü kapalı geçmeyeceğim. Birçok blog yazarı "kazanan nasıl kazanıyor?" sorusunun cevabını yanlış biliyor. SEO çalışmaları, backlinkler, kusursuz şablon tasarımları, domain vs vs birsürü teknik kavram arasında boğulmanı istemem. Sahip olduğun sade tasarımlı bir bloğun var ve özgün yazılar yazabiliyorsan başka birşeye ihtiyacın olduğunu düşünmüyorum.
Neden?
Öyleyse Ne Yapmalıyım?
- Bloğun için spesifik bir konu belirlemelisin. Her telden çalan hiçbir telde başarılı ses çıkartamaz. En çok üretebileceğin konuyu seçmelisin. Otomobillerden mi hoşlanıyorsun. Öyleyse otomobil konulu bir blog yazıp sürekli otomobiller hakkında araştırmalarını kaleme alabilirsin. Yemek yapmayı mı seviyorsun? Öyleyse yemeklerinin tarifini veya sırlarını bloğunda paylaşabilirsin. Fakat otomobil bloğunda yemek tarifi paylaşırsan başarılı olma şansın yok gibi. Spesifik olma konusunda hemfikirsek devam edelim.
- Sade bir tasarıma sahip olmalısın. Kolay olanı yap. Google gibi basit ve amaca hizmet edecek bir şablon oluştur. Java saat kodları, anlamsız gif görseller paylaşarak kaliteni düşürme. Hiçkimse saatin kaç olduğunu merak edip senin bloğuna uğramaz. Her bilgisayarın sağ alt köşesinde saat var zaten. Nekadar basit tasarım okadar kolay erişim demektir. Kafa karıştırmayan sade tasarımlı bir blog ziyaretçinin tekrar ziyaret etmesini sağlayacaktır.
- Kendine bir logo hazırlamaya çalış. Tamamen arial font da olabilir. Kenarına köşesine ufak bir dokunuş yap. Amaç seni hatırlatması, bloğunu simgelemesi. Mesela tek Blog adını düz bir metinle yazıp bir harfini farklı renk yapman ya da bir harfine karakteristik görsel kazandırman bile yeterli olabilir.
- Blog yazarlarını ortak noktada toplayan platformlara, forumlara üye ol. Diğer blog yazarlarıyla iletişime geç. Senin ilgilendiğin konularda yayın yapan blogları takibe al. Esinlenmeni ve ufkunu genişletmeni sağlayacaktır.
- Yazılarında egona değil, ziyaretçi ihtiyacına odaklan. Bilgi ver, eylendir veya en iyi bildiğin şeyi yap. Ne yaparsan yap ama ziyaretçinin aradığı şey olmasına dikkat et.
- Ziyaretçilerin 2. kez bloğunu ziyaret etmesi için sosyal medya entegrasyonu yap. Beğen butonları gibi basit ve hazır kodları eklemekten bahsediyorum.Son olarak yazmaya devam et!
Bütün Bunları Yapıyorum Zaten! Fakat Yine Tatmin Edici Sonuçlar Alamıyorum. Nerde Eksiğim Var?
Tüm bunların dışında ziyaretçi sayını arttıracak teknik detaylar var tabi. Onlar sadece ziyaretçi sayını arttıracak ufak etkenlerdir. Asıl kemik kitleyi tamamen ürettiğin içerik oluşturur unutma. Yine de teknik detayları merak ediyorsan Blog Hocam ve benzeri alanda içerik üreten diğer blog yazarlarının makalelerini, tavsiyelerini araştırabilirsin.
Yazar Hakkında: Yedi yaşımdan beri hep birşeyler satmanın mekakındaydım. Biyomedikal Teknikeri olmama rağmen Türkiye'nin en iyi bilişim akademisinin satış departmanında "uzman" pozisyonunda çalışıyorum. Ticareti sevdiğim kadar yazmayı da seviyorum. Tam dokuz yıldır blog yazıyorum. Bu yüzden iki tecrübemi birleştirerek iş hayatında rakiplerinize fark atmanızı amaçlayan hızlıadam bloğunu oluşturdum.
Tuesday, July 1, 2014
Galaxy s3 mini vs General Mobile Discovery
Akıllı telefon alacakların aklındaki sorulardan başta geleni;
Telefonun fiyatı uygun mu?
Telefonun performansı fiyatına göre iyi mi?
Gibi sorular aklınıza takılıyordur. Hemen teknoloji makalemizde bunları açıklayacağız.
Galaxy S3 mini ile General Mobile Discovery karşılaştırma
Boyutları
GM Discovery 134 x 68 x 7.59 mm boyutlarına sahip, Galaxy S3 mini ise, 121.6 x 63 x 9.9 mm
Flash Desteği
Flash desteği General Mobile Discovery’de bulunmaktadır. Galaxy S3 mini'de ise yok.
Veri hızı
Discovery 42 Mbps veri aktarım hızına sahip. Galaxy s3 mini ise 14.4Mbps
Ekran özelliği
Discovery çizilmeye karşı dayanıklı ekrana sahip. Galaxy s3 mini'de ise bu özellik yok.
İşlemci
Discovery Quad-core 1200MHz işlemci mevcut ve 4 çekirdekli
Galaxy S3 mini ise dual core 1000MHz çift çekirdeklidir.
Telefon inceliği
General Mobile Discovery 7.99 mm inceliğine sahip. Galaxy S3 ise 9.9mm
Vedeo kaydı ve çözünürlük
General Mobile Discovey 1080p video kaydı yapabilmektedir. Ekran çözünürlüğü 720x1280 dir.
Galaxy S3 modeli ise 720p video kaydı yapabilmektedir. Çözünürlüğü 480x600 dür.
Telefon ağırlığı
Galaxy S3 111gram ağırlığında. General Mobile Discovery ise 125gram ağırlığa sahip.
Galaxy S3 mini ile General Mobile Discovery karşılaştırması yapmamın nedeni
tüketicileri daha çok bilgilendirmek ve bu ikisi arasında karar vermekte güçlük çeken arkadaşlar için
bilgilendirmedir.
Galaxy S3 Mini
General Mobile Discovery